11 Ekim 2022 Salı

Neler olmus?

 11 Aralik 2021 


İstanbul'dan döndün. Yaklaşık 2-2.5 aydır terapi alıyordun. Terapiye başlama konusunda çekincelerin vardı çünkü EMDR tedavisinin nasıl olacağı konusunda her ne kadar araştırma yapmış olsan da, senin için tamamen yeni bir tecrübeydi. Sevdiğim insanların her koşulda yanında olurum. Seni bu terapiye başlaman konusunda cesaretlendirdim. Çünkü, bir şeyi yapmak istediğinde ve yapılmasına bir şekilde birileri tarafından engel getirildiğinde, bunun bünyede bıraktığı izleri az çok biliyorum. Böyle bir iz -en azından ben tarafından- bırakılsın istemedim. Çocukluğunda yaşadığın olumsuz tecrübeler, ailenle, akrabalarınla ilgili sorunlar ve başka bir kaç sebepten daha istediğini anlatmıştın bana. Hatta belki o malum hayvandan neden korktuğumu bile bulabilirim demiştin gülerek. Bu süreçte zorlanacağını, belki istemediğin duygu durumlara girebileceğini ve bunlarla yüzleşmenin zor olabileceğini söyledim sana. Ancak ne olursa olsun yanında olacağımı da ekledim. Kısacası senin için iyi olacağına inanıyorsan ben burdayım, kötü olacaksa da ben burdayım. Mesele zaten benim burda olmam değilmiş, bunu da çok çok sonra anlayacakmışım. İstanbul'dan döndüğünde bana karşı anlam veremediğim bir tavırdaydın. Bir insan, belirli bir süre uzak kaldığında sevdiğinden, onu özler diye bilirdim. Çünkü ben özlemiştim. Havaalanında üstünkörü bir sarılmayla başladı, bir problem vardı, anlamıştım. Arabada dizine dokunmamı istemedin, ki benim sevgi gösterilerimden biridir dizini okşamam ve sevmem. Beni iyi tanıdığın için bunu da biliyordun. İkinci şoku yaşadım. Şok dediğime bakma, asıl şokun yanında bunlar 17 Ağustos'a hazırlayan artçılarmış aslında. Eve geldiğimizde tavrın devam ediyordu. Yaklaşık 9 gündür görmediğin ve ortak hayatı paylaştığın insan, sen başka bir şehirdeyken ne yapmış olabilir ki, özlediği ve sevdiği kişi tarafından bu şekilde bir muameleyle karşılanıyor. Yaptıklarım şunlardı; köpeğimizi rutin şekilde dışarıya çıkarmak, yeni başladığım işe adapte olmaya çalışmak -öğrenecek çok şey vardı-, tabi bu arada 15 Kasım'da yeni bir işe başlamıştım, bunu atlamayalım ki zaman kopması ya da anlam karmaşası olmasın. Tamamen yeni bir ortam, yeni bir pozisyon ve yeni bir heyecan. Bir kaç zaman çizelgesi yapmıştım kendime ayrıca, spora gidilecek zamanlar, kitap okunacak zamanlar, ufaklığın gezdirileceği zamanlar ve seninle geçirilecek zamanlar. Genellikle bütün haftasonum senindi. İşte evine, eşine, hayat arkadaşına bağlı bir adamın 9-10 günlük yalnızlık sürecinde yaptıkları bunlar oluyor. En azından benim için bu şekilde işlemişti süreç. Bu 9-10 günlük süreçte yaptıklarımdan dolayı bu tepkilere maruz kalıyor olamazdım. Muhakkak bir şey olmuş olmalıydı. Biraz surat yaparak ve sitem ederek çıkıştım. Zamana ihtiyacın olduğunu, kafanın karışık olduğunu, aldığın terapiden dolayı sıkıntıda olduğunu söyledin. Tekrar başa dönersek, bana terapi almak istediğin gerekçeleri sıralamıştın ve yine aynı mantıkta, bu konuda sana yardımcı olacağımı, anlayışlı olacağımı söyledim. Sorunun benimle alakalı olduğunu ve tavrının sebebinin bu olduğunu bilmiyordum. Konuşmamızın üzerine, yani benden anlayış ve zaman istemenin üzerine tavrının devam etmesi -ben seni bu kadar özlemişken ve senden bir sevgı kırıntısı beklerken- beni çileden çıkardı.  Ertesi gün, anlayış göstereceğim dememe rağmen, bu anlayışın 1 gün bile süremediğini vs. vs. gibi şeylerle bir tartışma oldu.  Karımdan beklentilerim sorun oluyordu. Bu beklenti de seks vs. değil, sadece sevgi ve özlem. 


12 Aralık 2021


Ne istediğini sordum, hafif gözlerin dolu bir şekilde ayrılmak istediğini söyledin. Peki dedim, madem bu şekilde olmasını istiyorsun, peki. Adam gibi konuşmadık. Sana bazı sorular sordum. Beni seviyor musun? Beni arzuluyor musun? Bana aşık mısın? Bana saygı duyuyor musun? gibi aslında bu ilişki için bir şeyler yapılabilir mi sorularıydı bunlar. Hemen hepsine hayır cevabı aldım. Hayat tecrübem ve seni tanıyor olmam, bu kararın senin tarafından ani olarak alınan bir karar olmadığı konusunda beni uyardı. Kafanın dolu olduğunu ve şu anda konuşamayacağını söyledin. Aynı akşam evde değildin, arkadaşında kalacağını söyledin. Saat 11.30'du. Geç olduğu bahanesiyle... İstersen gelip arabayla alabileceğimi belirttim, gerek olmadığını söyledin. Ertesi gün eve gelmedin, ofisten yine arkadaşına gittin. Yemek yapmıştım. Sen yokken kendime hazırladığım tavuk sotenin fotoğrafını atmıştım sana, sen de heyecanla 'çok güzel gözüküyor aşkım ellerine sağlık' yazmıştın. Belki canın istemiştir diye yine aynı yemekten yaptım. Akşamına eve gelmedin. Arkadaşında kalacağını söyledin ve ertesi gün terapin olduğundan bahsettin, orada daha rahat konuşurmuşsun. Peki... Ertesi gün eve geldin, ben yoktum, yeni ofisimde yeni iş arkadaşlarımla tanışma faslı vs. Yemek yaptığımı, açsan yiyebileceğini söyledim. Arkadaşında yediğini ama tadına bakacağını söyledin. Ben de tahmin ettiğimi, yemeyeceksen bana bırakabileceğini, akşam spordan sonra yiyebileceğimi söyledim. O akşam evde miydin değil miydin hatırlamıyorum. 

Bir konuşma yapmamız elzemdi. Bu konuşmayı ne zaman yaptık hatırlamıyorum.


Bana, sorumlulukların sana ağır geldiğinden, ekonomik yükün senin üstünde olduğundan, hayallerimizin farklı olduğundan bahsettin. Sorumlulukların -yani faturalar, ödemeler vs.- senin üstünde olmasının sebebinin, senin buraya geldiğimizde iş bularak gelmiş olman ve senin aktif gelirinin olması olduğunu anlattım. Sonra neden üstüme almadığımı sordun, düzenli ve sabit bir gelirim olmadığını söyledim. Bu konuşmanın ana konusu para üzerineydi. Seni pinti olmakla, cimrilikle suçladığımı söyledin. İnterneti neden ben ödüyorum, senin telefon faturanı neden ben ödüyorum, araba taksitlerini neden ben ödüyorum -ki sigortayı neden sen ödedin (1200Eur cash on the table) demedin hiç- gibi sorularla bana ayrılığın gerekçelerini 'güya' açıklıyordun. Artık değişmek istemediğini, beni de değiştirmek istemediğini söyledin. Bu terapiyle kendini keşfettiğini, evliliğimizin sana iyi gelmediğini falan anlattın. Hayallerimizin benim de uzaktan çalışmaya fırsat sunan bir iş bulduğumda farklı ülkelerde 1 ay gibi takılmak olduğundan, dünyayı gezmek olduğundan bahsettim, ama yanılıyormuşum, hayallerimiz farklıymış diye ekledim. Tatillerimizin çok güzel olduğundan, aşırı keyif aldığından bahsettin ancak evde tamamen başkaymış, telefonda ekşi sözlüğe gömülüyormuşum, sen sadece yemek hazırla, kahvaltı hazırla vs. gibi şeylerle haşır neşir oluyormuşsun. Ki sana her seferinde, yemek yapmak istemiyorsan söyle ben yapayım ya da dışardan söyleyelim diye kaç kere demişimdir geçmişte... Her seferinde yemek yapmaktan aşırı keyif aldığını söyledin. Kısacası sana bir günah keçisi lazımdı, o an en yakınında ben olduğum için bu günah keçisi ben oldum. Beni bir konuma koydun ve bütün suçları da üzerime yıktın. Yaptığın açıklamaların hiçbir mantıklı gerekçesi yoktu, hepsinin bir sebebi vardı. Ben ilk düzenli işime başladığımda (Concentrix) vergi sınıfımız 4-4'tü. Yani ikimizden de aynı tutarda vergi kesiliyordu. Her ay sana 600 Eur gönderiyordum. benim kazancım 1900 senin kazancın 2600 bu arada. Hiçbir zaman sana paranı ne yapıyorsun diye sormadım. 2 ya da 3 ay sonra bana dedin ki; gel vergi sınıfımızı 3-5 yapalım. Yani az kazanandan çok vergi kesilecek çok kazanandan az. Toplam haneye giren para miktarı aynı ancak cebimize giren para miktarında büyük bir fark olacak. Sana hem bunu yapıp hem de her ay 600 gönderemeyeceğimi söyledim çünkü alacağım para doğrudan 1400'e düşecekti. Seninki ise 3200'e çıkacaktı. Sen de 'aşkım saçmalama sen bana 600 göndericeni mi sanıyorsun, tabi ki göndermeyeceksin.' dedin. Ben de o zaman tamam dedim ve bu vergi sınıfına geçtik. Büyük hataymış, keşke aynı kalsaydı da 600 gönderseydim sana harcamalar için. Ki o dönem harcamalar 1200 eur tutmuyordu, daha azdı :). Bunlar o kadar gereksiz, saçma tartışmalar ki. Tıpkı senin bu 2 senede kenarda birikmiş paran olması, benim olmaması gibi... 


15 Aralık 2021


Eve gelmemekle ilgili müthiş bir yaklaşımın var. Eve gelmiyorsun, sürekli birilerinde kalıyorsun. Eve geldiğin tek akşam aşı olduğun gün. Onda da benden başka muhtemelen kimse nazını çekmez diye evdeydin. :) İyiden iyiye koptuk. Bana evden çıkmam gerektiğini söyledin. Neden beni evden göndermekte bu kadar acele ettiğini sordum, ne gerek var ki zaten küçücük ev, nasıl olacak dedin. Berlin'de ev bulmanın zorluklarını, cebimde 5 kuruş olmamasını falan hesaba katmadın. En kısa zamanda evden gitmemi istedin, hatta ev bulup bulmamam önemli değildi, bir tarihte bir seyahate gidecektin, sanırım Mallorca, döndüğünde gitmiş olmamı beklediğini söyledin. Ev bulup bulmamış olmam vs. gerçekten umrunda değildi. O an tek istediğin benim orda olmamam. Teşekkür ederim. Ben ise o zamanlarda bile hala 'Burcu'ya yakın bir yerden ev tutayım, her ne kadar Berlin'de arkadaşları olsa da yalnızız, bir şeye ihtiyacı olursa ben koşarım' diye düşünüyordum. Büyük saflık... Bu süreçte abinin salakça tavırları -ki isteme günü ve nisan gunu yaptıkları ve senin yapmadıkların hala aklımda- bende büyük bir kin duygusuna dönüştü. Olur da bir yerde abinle karşılaşırsam, senden dolayı olan saygım artık yok. Gerçi artık kimseye sırf birisinin birisi diye saygım yok. Bundan sonraki surec, benim ev arama surecim ve senin uzaklasma surecin. Acikcasi neler oldu, neler yasadik ya da neler dedim pek hatirlamiyorum. 


25 Aralik 2021


Ilk ciddi aciklamayi duydum senden. Uzun bir mesaj yazdin. Zor gunler gecirdigimizi, kendi duygularini farkettiginde farkliliklarimizi da farkettigini, benim degismemi istemedigini ve tam tersi kendini de degistirmek istemedigini, bundan yoruldugunu soyledin. Halbuki ben simdiye kadar senden hicbir zaman degismeni beklemedim. Seni oldugun gibi sevdim. Her anini sen oldugun icin kabul ettim. Cevrendekileri sen sevdigin icin sevdim, sevmediklerini ya da kizdiklarini sirf sen mutlu ol diye esit degerlendirdim. Benden kacarcasina boyle bir karar aldigini da kabul ettigin yine ayni mesaj icerisinde geciyordu. Kararini degistirmekten korkmak da bahanelerinden birisiydi. Birlikteligimizin sana iyi gelmedigini -11 yil sonra- hatta benim adima da karar alarak, ikimize de iyi gelmedigini ama bir nevi comertlik yaparak da benim adima konusmanin dogru olmadigini da belirterek -buyuk lutuf, cok tesekkurler- farkettigini soyledin. Guzel bir bahane, got gibi iste bulmak isteyen herkeste var. 


27 Aralik 2021


Hala ev arama surecim yogun bir sekilde devam ediyor. Bu arada yeni isime de bir yandan adapte olmaya calisiyorum. Cok yogun calisiyorum, hayatimdaki koklu degisikliklerin ve alinan kararlarin isime yansimamasina ozen gostermeye calisiyorum. Kisacasi aslinda is beni bir nebze uzak tutuyor dusunmekten. Seninse aklinda araba, vodafone internet faturasi, telefon faturasi vs. gibi seyler var. Tek derdin, benden ve bu odemelerden kurtulmak, gerisi pek muhim degil su anda. Cunku bana surekli ev bulup bulmadigimi, 1-8 Ocak arasi nerede olacagimi -cunku sen evde olacagin icin beni istemiyorsun-, 8'inde Mallorca'ya gidecegini vs. soyluyorsun. Tabi vodafone'un cektigi ucretleri de bana yansitiyorsun. Ikiletmeden hepsini sana gonderiyorum. Sorgu yok sual yok, hala tek derdim; yeter ki sen madur olma, yeter ki sen mutlu ol, yeter ki sana bir sekilde yardimci olayim... 


29 Aralik 2021


Evi tuttum. Sana olabilecek en uzak yerden olmasi ise benim icin cok iyi oldu. Gece hayatinin icinde ev tutmusum guyya seklinde bazi duyumlar aldim. Kaldigim yer Steglitz'den daha sakin aile bolgesi. PBerg ise bana tramle 15dk. Hatta adresim de elinde var, acip haritadan bakmak yerine ithamlarda bulunmak bahanelerini guclendiriyor mu ? 


31 Aralik 2021 


Cok sevdigim arkadasim, hatta ortak arkadasimiz (seninkiler ortak olmamis, derdimle basbasa kaldigimda anladim, ama benim arkadasim ortak olmus), henuz haberi yok olaylardan. Nasil olsun, ben daha kendime itiraf edememisken, baskalariyla nasil konusayim. Sanirim onunla konusmam da 2 aydan fazla zamani bulmustur. Hatta biraz ustunkoru biraz da sitemkar konusmus olabilirim. Hala internet ve fatura derdinsesin. Ben ise 1-8 Ocak arasi TR'ye gitmeye karar vermisim. Sanirim ustunde dusundugum zamanda en uygun ve karli secenegin bu olduguna karar vermisim. 


1 Ocak 2022


Sensiz uzun zaman sonra ilk yilbasi. Biraz duygusalim. Seninle konusmak istiyorum ve fakat sen yorgun oldugunu, yarin konusmak istedigini soyluyorsun. Dun gece bir partide oldugunu anliyorum, ustu kapali soruyorum, ofisten arkadaslarinla yilbasi-ev partisindeymissin. :) Ne guzel, eglenmissindir umarim. Ailenle konusmustum gunduz, seninle konusmak istememin sebeplerinden biri de bu aslinda. Biraz daha oturmus olabilir dusunceler kafamda. Ertesi gun istersen konusabiliriz mesaji. Maalesef bu sefer is olarak cok yogunum. Yine konusamadik. 



6 Ocak 2022


Sanirim arkadasima soyledigim gun. Herkesin bir seyler soylemesini beklerken kimse hicbir sey soylemiyor. Omrumde bu kadar yalniz hissettigim bir donem hic olmamisti. Herkesin beni anladigini cok iyi biliyorum, ancak baska bir sey bekliyorum. Ne bekledigimi ise bilmiyorum...


9 Ocak 2022


Sitem dolu konusmamiz. Mesajlar duruyor, silmedim. Nasil bu kadar hizli kabullenebildigimi falan sorguluyorsun. Pervasiz oldugumu iddia ediyorsun. Ne hisettigimi, neler yaptigimi bilmedigini ve anlamadigini soyleyerek bana isyan ediyorsun. Aslinda tam olarak amacim da bu, benim ne hissettigimi ya da ne yaptigimi bilme. Cunku kendi bencilligine o kadar gomulmustun ki, beni zaten istesen de goremezdin. Ego oksamaya gerek de yok. Bilme ne yaptigimi. Ama tabi ben de etten kemikten bir insanim. Tas degilim. Biraz isyan etmisim. Akil sagligimi korumanin ne kadar zor oldugundan bahsetmisim, hayatimda senden baska kimsem olmadigindan, kimseye dert yanamadigimdan... Beni kotu bilmeni ozellikle istemisim bu sureci daha kolay atlatabilmen icin. Yani kisacasi senin icin senden vazgecmisim, yine senin mutlulugun on planda. Senin bahanen neydi, artik mutlu degildin bu iliskide? Ne kadar tezat...

Hicbir cevap ya da anlayis yok, sonrasinda tamamen farazi, havada konusmalar. Neden konusmadigimi, kabullendigimi, sessiz kaldigimi ya da ne yaptigimi bilmeni istemedigimi simdi anliyor musun ? Benden alacagini aldin, caresizligimi duydun ve bitti...


10 Ocak 2022


Ilk ciddi isyanim. Kafamda yasadigim butun sorgulamalari sana acmaya karar vermisim. 2 ay sonra. Duzeltilemez miydi diye sormusum. Bunlari yazmama gerek yok, bil ki bu ilk, son ve tek isyanim sana. Cevap almak miydi derdim, gerekceler duymak miydi, sacma bir karar aldigini farketmeni saglamak miydi inan bilmiyorum...  Damizlik inek... Bunu unutmayacagim, bir de bazi insanlarin yaptiklarini, bazilarinin soylediklerini. Ben kinci bir adamim ve bu kin omrumun sonuna kadar surebilir. Muhakkak bu kinin acisini da cikaracak firsat karsima cikar biliyorsun ve kullanirim. Sanirim seninleyken degismeyen tek ozelligim olabilir. Kisacasi, butun problem bendeydi, butun sorunlarin basi bendim, tipki 15 sene once butun sorunlarin basi abini gormen gibi, 5 sene once butun sorunlarin basini ailenle ayni evde yasiyor olman olarak gormen gibi, 2 sene once butun sorunlarin basini babanin baskisi gormen gibi. Bunlarin hepsinde seni telkin edecek, destek olacak ben vardim. Butun sorunlarin ben oldugunu dusundugun zamansa cevrende sana benimle ilgili destek olacak kim vardi ? Muhtemelen butun herkes kararina saygi duydugunu, dogru karari senin bildigini soyledi. Kimse benim sana yaptigim gibi, o senin abin, onlar senin ailen, her kosulda senin iyiligini isterler, konusmadan karar alma, onlari da bir dinle dememistir. Demesinler, sen de nasilsa goremeyeceksin kimlerin senin iyiligini istedigini. Abin mi?? Cikarlarinizi catistirmani oneririm, arkadaslarin mi, keza ayni durum, catisin. Bu hayatta cikarlariniz catistiginda seni (belki) secebilecek bir kac kisiden birini, umarsizca sildin attin. Iyi de yaptin. Bana EMDR oneriyorsun ayrica... Komedi :) Baskalarinin yaninda rahat hissetmedigimde acisini senden cikarmak. Bu bahsettigin seylerden biri. Sevdigin insandan tum ilgiyi talep etmek sorun mu ? Peki abin ayni salakca tavirlari kardesinin evlilik sureclerinde -guyya- ayni tavri izleyecegini beyan ettiginde kardesinin tavri ne olmustu ? Senin ayni durumda tavrin neydi ? Yalniz hissettigim hangi anda yanimda oldun, hangi anda ortami birakip sadece bana odaklandin ??? Her zaman orta yolcu olayim... Buyur ol, ben de acisini senden cikariyormus gibi gorunurum sana. Halbuki tek istedigim, bana ilgi gostermen baskalarina degil. Kardesinin nisanindaki fotograflara bir baksana, ilgin kimde ? Benim ilgim kimde? Iste sorun bu, ilgi duyduklarinla mutluluklar... Ayrica kimden borc isteyecegimi, kime borc verecegimi sana sormayacagim tabi ki, arkadasim gorup borc istedigim insanlar da adam olsun da beni sikayet etmeden once, ortami yumusatmaya calissin. Hepsiyle mutluluklar, umarim cikarlariniz catisir.


Sen 11 yildir tanidigin insani anlamaya calismak yerine, milletin lafiyla hareket ettin. Herhangi bir aciklama yapmami istemedin, nedenleri, sebepleri dusunmedin. Bir karar aldin ve bu karari uyguladin. Ben de uygulamanda yardimci oldum. Iyi de yapmisim. Cunku bunlari hatirlayip hala ofke duyuyorsam muhakkak bir sebebi vardir. Bu ofkem hic gecmeyecek. Tek dilegim tekrar gorusme, oturma, konusma sansim olmasin bu kisilerle de, cevrenle de... Iste o zaman goreceksin ne kadar ofkeli oldugumu. Sonraki surec her zamanki gibi para isteme, kargonu aldirma, bu arada zalando indirimimi de dibine kadar siyiriyorsun. Hani ben kotuyum ya siyir bakalim. Her isini de salak gibi hallediyorum sanki sana bir gonul borcum varmis gibi. O borc, senin borcun halbuki. Bu arada yeni bosanan ya da ayrilan bir arkadasimin tavsiyesiyle yaptigim bazi sacmaliklar da oldu. Tanisma applikasyonu indirip ordan bir kac kisiyle konusmak gibi. Kendisinin karisini sevmiyor olusu ve kendisinin ayrilik surecini cok cabuk kabullenip hayatina bakiyor olusu, ilk etapta anlayamadigim bir durumdu ve -benzer sureclerden gectigimizi dusundugum icin- tavsiyelerini dinledim, sonrasinda benim, onunla ayni durumda olmadigimi farketmem cok da uzun surmedi ve bu davranisimdan vazgectim...


12 Ocak 2022


Iste biraz olsun kafami toparlama zamanlari sanirim. Ev bulmus olmanin da etkisi vardir, en azindan bazi bilinmezlikler biraz daha netlesmis gibi. 



15 Ocak 2022


Yeni evin anahtarini teslim aldim, guzel, ufak, aydinlik. Benlik gibi. Lily'i henuz almiyorum. Ben adapte olamadim ki henuz o kiz nasil olsun. 



24 Ocak 2022 


Senle konusmalarimiz yuzeysel, hicbir esya almadan evden ayrildigim icin, evim de bombos. Aldigim, zaten kullanmak istemedigin bir tava, cezve, french press ve esyalarim. Ikea'dan da bir kac esya almisim. Kisacasi masrafim cok, param yok. Tam anlamiyla sefillik icindeyim. Ilk kirami, depozitomu vs. odemisim, En azindan o konuda rahatim. Ancak  21 Ocak sevdigim bir arkadasimin dogum gunu. 22'si ordayiz, Balikci Ergun, o yuregime oturan yaziyi goruyorum. 2 sene once dogumgununde yazdigimiz yazi. Bugun Burcu'lardan birinin dogum gunu. Burcu isimli kiz arkadasi olan baska bir arkadasla oradaydik o gun. Bir nevi kutlamaydi. Oncesinde de Copenhag'a bilet almistim. Sen seyahat etmeyi seversin diye. Dogum gunu hediyesi. Dogum gunun de Pazar'a denk geliyordu o yil, her yer kapali tabi. Fakat bir sekilde bulmustum yine bir kac ufak kek, pasta vs. Bir sekilde o mumu ufletmistim o gun sana. Aksami da balikcida yemek iste. 22 Ocak'ta arkadasimin dogumgununde icim kan aglarken disim guluyordu. Sanirim banka hesabimda 124 Eur vardi. Butun param bu, ayin 22'si. Idare ederim diye dusunuyordum. Arkadasim hesap odememe izin vermedi ve o kadar israr edip param var dememe ragmen cebime 50 Eur sikistirdi. Ciddi anlamda zorla cebime koydu. O 50 Eur'nun hayatimi kurtaracagini bilmiyordum. Ertesi gun Pazar olmasindan mutevellit butun marketler vs. kapaliydi. Tabi eve yeni tasindigim icin alisveris yapamadim. Ostbahnhof'taki market acik diye duymustum. 4'e kadar yatakta -yere attigim sadece bir yatak ve ustunde carsaf bu arada, tipki ilk geldigimizde seninle yasadigimiz gibi- vakit gecirdim. Artik aclik iyice bastirip, usengecligi uzerimden atma vaktinin geldigini dusunmemle birlikte hazirlandim ve markete dogru yol aldim. Dedim ya ev bombos, hicbir sey yok. Marketten deterjan, bulasik sungeri, bal, ekmek, yumurta vs. aklina gelebilecek hemen hemen her seyi aldim. 110 Eur gibi bir sey tuttu alisveris. Kartla odeyecegim dedim, cunku eminim hesabimda para var. Ve fakat red... Hemen uygulamadan kontrol ettim. 64 Eur... Aklima dun aksamki 50 Eur geldi. Dedim 50 cash gerisi karttan. O sekilde rezil olmadan cikabildim marketten. :) Tesekkur ederim tekrardan o arkadasima, belki bilmeden yapti ama beni kurtardi diyebilirim. 


Eve geldim, aklimda yumurta haslamak var, peynir ekmek vs. normal kahvalti gibi bir seyler yiyecegim. Ama ocak calismiyor. Elektrikli bir ocak, uzerine cezveyi koyuyorum, ancak yanip sonuyor ve kapaniyor. Anlam veremiyorum ve emlakciyi ariyorum, sanirim ocak bozuk, rica etsem ev sahibine iletir misin diyorum? Onun da sevgilisi Turk, o aliyor telefonu ve diyor ki o ocak induksiyonlu, ona ozel tencere tava seti gerekli. Basimdan asagiya kaynar sular dokuluyor. Ve ustune bana Lidl'dan tava seti teklifi gonderiyor, 50 Eur :) Acligin ve hayal kirikliginin verdigi sinirle muthis bir mesaj yaziyorum. Gondermeden once kendimi yataga atiyorum ve sinir patlamasi. Bu kadari agir geliyor ve kendimi tutamayip agliyorum. Aglarken tek dedigim, "Can bu gunleri de bu gunleri sana yasatanlari da unutma. "Unutmuyorum, unutmayacagim. Aglamak iyi geliyor, yazdigim mesaji silip, yardimci oldugu icin tesekkur ediyorum, ama hala acim. Ekmek arasina bal, o anki kahvaltim, ton baligi ve makarna da aksam yemegim. Ton baligi hala evimden eksik olmaz, bir nevi gonul borcum var, hayatimi kurtardi o gun :) 


Kahve iceyim bari diyorum, su isitamadigim aklima geliyor. Kahvem var, french press var ama su yok :) Cesmeden artik ne kadar sicak akarsa, bir guzel kahve yapiyorum kendime. Bombok :)


Iste 24'unde de sen nasil oldugumu soruyorsun. Ama anladigim derdin ben degilim, arabadan nasil kurtulacagin ve tax return. Masraflarimi hic dusunmeden sadece kendi maduriyetine odaklanip arabayi ustume almami teklif ediyorsun. Maalesef su an karsilayamam bu masrafi ama belki 3-4 ay sonra alabilirim diyorum. 3-4 ay sonra ne degisecek diyorsun. Lafa bakar misin ? Hayatim belki daha stabil olur, yeni ev, yeni harcamalar, belki odeme planim biraz netlesir. Belki elime ne kadar para kalacagini ongorebilirim. Bir de dalga gecer gibi aylik 270 eur odeyemeyecek misin demen... Arabanin basina bela oldugundan sikayet ediyorsun. Benim durumum pek umrunda degil. 


6 Subat 2022


Araba bendeydi, satacagini soyledigin icin sana geri getiriyorum. Bu arada bosanma surecini o kadar hizli isleme koyuyorsun ki, protokol, avukat vs hepsi hazir. Sadece benim protokolu imzalamam kalmis ve mahkeme gunu almak. Neden bu kadar acele ettigini, baska biriyle evlenme planin olup olmadigini sordugumda, ne gerek var ki uzatmaya diyorsun. Hala barisma umudum mu var acaba ? Beni o kadar masrafa ragmen, cebimde param olmamasini bilmene ragmen Turkiye'ye davaya gitmeye zorluyorsun. Empati = 0, anlayis = 0, dedigim dedik ve benim istedigim olsun = 100. Bu arada ben de avukat olarak cok sevdigim bir insanla iletisimdeyim. Sana baya kizdi, her ne kadar ben yatistirmaya calissam da, tavrina o da anlam veremedi. Sana da soyluyorum onunla iletisimde oldugumu. 


9 Subat 2022


Arabayi satamadigini, sana yuk oldugunu, benim arabayi ustume almam gerektigini ve ayni durumda sen olsan kesinlikle bunu yapacagini soyluyorsun bana. Kimlerden akil aliyorsun, kimler sana beni kotuluyor bilmiyorum. O kadar kizmisim ki sana, yardimci olmayi dusunmek yerine, ehliyet kursu numarasi atiyorum. Cunku yok, yok, yok. Canim kaldi sadece o donem. Beni baban ariyor. Yag var, bal var. Tabi ki, ben saygili bir adamim. Bozmadim, bozmam. Arabayi almami, gerekirse kendisinin yardim edecegini, daha cok maca gidecegimizi falan soyluyor. Mayis'a kadar ne yazik ki bunu yapamayacagimi soyluyorum. Mayis'a kadar yardim etmeyi teklif ediyor, tabi ki boyle bir seyi kabul etmiyorum. Yine kiyamiyorum, yine uzulmeni istemiyorum. Tamam diyorum babana telefonda, alicam arabayi. Siz istediginiz icin degil ama, Burcu madur olmasin diye. 11 Subat'ta da bu kararimi sana bildiriyorum. 


15 Subat 2022


Hala mahkeme tarihi derdindesin. 26 Subat 5 Mart arasi bilet almissin ve bu bilete gore mahkeme tarihi alinmasini istemissin avukatindan. Bana da, sana uygun mu diye soruyorsun ama formaliteden. Zaten bu ay TR'ye gitmek icin param olmadigini belirtmisim sana. Maas yatmiyor mu diyorsun o hafta. Meselenin maas olmadigini ya anlamiyorsun ya da anlamak istemiyorsun. O ayki masrafim toplam 6,500 Eur :) Bunlarin geri odemesi, taksidi vs. henuz net degil. Avukatimla konusup; ona, senin benim avukata vekalet verdigimden haberin olmadigini soyluyorsun. Amacini gercekten anlayamiyorum bu zamanlarda... Avukatim da seni cok sevdigini ama neden boyle bir tavira girdigini anlayamadigini soyluyor yine bana, seni de taniyor cunku. Yine bana karsi baskalarini savunma tavrin devam ediyor, her zamanki gibi. Bu sefer de avukatin hakli, ben haksiz. Alismisim ama artik. 



23 Subat 2022


Dogum gunun. Ben uzerime duseni yaptim. Sen ne yapiyordun, ne durumdaydin, kimlerle kutluyordun bilmiyorum. Bilmek de istemiyorum. 


28 Subat 2022


Mahkeme tarihi netlesti, 11 Mart 2022.


1 Mart 2022


Bana Lily'i soruyorsun, kimde kalmali diye. Bas edemedigini, eger sende kalmasini istersem ailenin yaninda birakacagini soyluyorsun. Sence ben sevdiklerimden senin kadar kolay vazgecer miyim ?? Kizim bende kaliyor, sen kendi bencilligini de al ve vaktini ona ayir. 


3 Mart 2022


Terapide cok aglamissin. Sebebi de bosanmayi kayip gibi, sonsuz bir veda gibi goruyor olmanmis. "Aslinda sadece romantik iliskimizin sonu, en basindan beri kendime hatirlatmaya calistigim sey ortada suclu yok, sadece hayat goruslerimiz farkli" dedin. Ama 11 yilda insaa ettigimiz guzel dostlugu, arkadasligi, sirdasligi devam ettirebilecegimize inaniyormussun. Bu bir veda degilmis, bunu dusunmek seni biraz rahatlatmis. Bence terapistini gozden gecir! Senin iyiligini istiyor olamaz. Bu nasil bir bencillik, bu nasil bir ben merkezcilik, bu nasil bir karsindaki kisiyi, kendinden kucuk gormedir. Bak bak bak, arkadasligi devam ettirecekmisiz de bu sadece romantik iliskimizin bitisiymis. Can ne dusunuyor, Can ne hissediyor, Can ne durumda, hic sordun mu kendine ? Can arkadas kalmak istiyor mu ? Can'in duygulari ne olacak ? Bak sen su ise, kayip olarak goruyormus ama oyle degilmis. Kaybin en kralini yasadin. Bu da senin odemen gereken bir bedel. Terapistine burada ikinci kere gicik oldum. O kadini yuzyuze gorsem oldurebilirim. Hala o kadar ofkeliyim o aptala. Aysegul nasil ki seni iliskimiz konusunda rahatlatiyorsa, bu kadin o iliskiyi bitirme konusunda da seni manipule etmis deli gibi, bunu anliyorum ve boyle hissediyorum. Tabi ki, bu soylediklerine cevap yazmadim, benim icin onemli olan hala sendin. Kirmak istemedim. Ama bence kirilmaliydin, gercekleri duymaliydin. Hata ettim...


6 Mart 2022


Sanirim ilk buyuk pismanligini yasadin. Olmek istedin sanirim, bana yazdigin mesaj boyleydi, yine iyi olman konusunda seni telkin ettim, ailenle birlikte oldugunu, onlarla vakit gecirmenin iyi gelecegini, Yuki'yle de Lily'i bulusturabilecegini, Kadikoy taraflarina gidebilecegini soyledim. Kisacasi kotu hissetme ve kararini devam ettir diye her seyi yapiyorum. Sadece sen iyi hisset, pisman olma. Ama pismanlik asla kacamayacagin bir canavar, elleri bazen oldurur, bazen sertce yakalar, yanan isiklarimi saklayacak kadar karanligim var. Unutma, Can cesaretinin bir kismini zulada saklar !


9 Mart 2022


Ucagim var Turkiye'ye, bir sekilde sagdan-soldan denklestirdim aldim bileti. Aramissin ben ucaktayken, biraz yazistik, sesimi duymak icin aradigini, duygusal oldugunu soyledin. Seni o kadar cok seviyorum ki, bir sozunle her seyi yaparim, ama sana kararini degistirmen gerektigini soylemem. "Tuzla'ya gelmemi ister misin?" diye sordum, olur dedin. 15:30 Bursa otobusunu soforle kavga ederek yolda durdurdum. Sanirim Sabiha Gokcen cikisi E-5'e baglanan yoldu, kisacasi durmak yasak. Adama ne dedigimi hatirlamiyorum ama arabayi durdurup beni asagi atti bildigin. Hemen bir taksiye atlayip Tuzla'ya geldim. Sahilde bulustuk. Ikimiz de iyi degiliz, ben guclu gorunuyorum sadece, icimde ise egilmekten kambur olmus bir ben var. Sadece ben biliyorum bu beni. Sahilden marinaya yuruyoruz. Konusuyoruz. Genelde aldigin karari devam ettirmene yonelik cesaretlendirici konusmalar yapiyorum sana. Bir cafeye oturuyoruz. Sanirim ben kahve aldim sen de bitki cayi. Uzunca sohbet ediyoruz, guluyoruz, hem cok samimi hem de cok resmi bir ortam. Saat 19:00'a yaklasiyor. Taksiyle seni eve birakacagim. Takside son kez elini tutuyorum. O an belki gormedin, cunku kafami cam tarafina cevirdim, ama gozlerimden yaslar suzuldu. Taksici, "Abi nereye?" diyor, agzimdan kelimeler cikip da soyleyemiyorum. Bogazim dugum dugum, gozlerim yasli. Bogazimi temizleyip, yutkunup Newcastle sitesi diyebiliyorum sadece, adam bilmedigini soyluyor. Sen, "ben tarif ederim" diyorsun. Benim konusmaya mecalim yok. Elini hizlica birakiyorum ve gozlerimin yasini siliyorum. Gorup gormedigini bilmiyorum. Yolu yanlis tarif ediyorsun :) Bir sure yanlis yere gidiyoruz. Bu bir sure benim zaman kazanmam icin guzel. Toparliyorum kendimi. "Abi burasi cikmaz sokak" diyor taksici, guluyoruz ve tamam ben tarif edicem, sen geri cik diyorum. Sonra dogru bir sekilde tarif ediyorum evine giden yolu. Sevgilim, karim, hayat arkadasim, ilk ve son askim, her seyim olarak seni son kez evine birakiyorum. Ne kadar ofke duysam da, ne kadar sinirlensem de, ne kadar haksizliga ugradigimi dusunsem de, oracikta birakabilirim butun gururumu. Seni biraktiktan sonra ayni taksiyle nereye gidecegimi bilmeden devam ediyorum. Sen sur E-5'e dogru. Taksici, ne kadar tatli bir sevgili cifti oldugumuzu soyluyor, cunku arabada babanlarin benimle bulustugundan haberi olmadigini, yoksa beni eve davet edebilecegini soylemistin, ben de zaten gelmem demistim. Taksici de bizi sevgili sanmis. "Esim" diyorum, "bosaniyoruz, 2 gun sonra mahkememiz var" gulumseyerek. Taksici, sanirim ilk defa, bunu teklemeden soyleyebildigim ilk kisi. Sok oluyor, hayirlisi abi diyor, kendi hikayesinden ornekler veriyor. 2. esiyle ne kadar mutlu oldugundan bahsediyor. Hayatta baska sanslarin da ciktigindan falan. Umursamiyorum... Umursayacak durumda degilim zaten. Sur ustam sen diyorum. O sirada otobuslere bakiyorum internetten, Bursa'ya donmem lazim, ailem beni yolda biliyor. Yok... Feribot, yok... Gebze - Bursa, yok... Yalova, yok... Saat 19:30 falan, babami ariyorum, kendisi Gebze'de, durumu anlatiyorum, arac yok diyorum, ben olsam ayni durumda ve birisi beni arasa birakmayi teklif ederim, ben babamin babasiyim sanirim, herhangi bir cozum sunmuyor. Sen Sabiha'ya sur diyorum taksiciye, ordan bir sekilde gecerim. Sabiha'da otobusler tiklim tiklim, 21:00 arabasina yer buluyorum. Annemin Tuzla'ya gittigimden haberi yok, evde yemek hazirlamis beni bekliyor. Cunku gelisimi 19 civari soylemisim ki ucagin inis saati 15:00 :) Kadin merakta, tek soyleyebildigim, otobuslerin tamamen dolu oldugu ve anca 21 aracina yer bulabildigim. Seni gormeye geldigimi soylemek istemiyorum, hem senin hakkinda kotu dusunmesin hem de beni salak gibi gormesin diye. O gun seni biraktiktan sonra, uzun zaman sonra ilk defa ikimiz de sevecen konusuyoruz mesajlarda. Senden o sevecenligi goruyorum uzun zaman sonra ilk defa... 


10 Mart 2022


Her yerde kar alarmi var, butun durusmalar iptal. Bizimki anlasmali bosanma oldugu icin herhangi bir iptal yok. Hayatimda ilk defa Mart ayinin bu tarihinde, boyle bir kar uyarisi goruyorum. Bir an once su bosanma bitsin diye ugrastin fakat bize bagli olmayan bir durumdan ertelenme riski var, hayat ne kadar garip degil mi ?



11 Mart 2022


Her yer bembeyaz. Butun uyarilar dogru cikti. Yaklasik 50 cm kar var. Seferler iptal, otobusler gecikiyor, yollar kapali. 6:45'te uyanip terminale gitmeye hazirlaniyorum. Mahkeme 10'da, yetismeme imkan yok. 08:00 araci 8:30 olmasina ragmen hala ortada yok. 8:45'te anca hareket ediyor. Normalde planim Dudullu'ya gecip ordan taksiyle adliyeye gecmekti ama, mumkunati yok yetisemeyecegim gibi duruyor. Gebze'de inip taksiyle gecmeye karar veriyorum. Yolda otobus benzin almaya duruyor. :)  Neler oldugunu anlayamiyorum, ilahi bir mesaj mi bu yoksa sadece Israfil'in kucuk sakalari mi ? 


Hakime Hanim hava sartlarindan dolayi 45dk erteliyor mahkemeyi. Gebze'de iniyorum, tipi var. Taksi durduruyorum ve "kartal adliyesine gidecegiz, 40 dakikan var gidebilir misin?" diyorum. Abi bakariz ama yollar berbat diyor. Gorus maksimum 2 metre, hizimiz 30. Sanirim Tuzla'dan sonra hava biraz aciliyor, taksici beni yetistiriyor. Kosa kosa mahkemeye geliyorum. Senle bulusuyoruz, kimlik vs. istiyorsun. Bir seyler dusuyor cebimden evraklari cikarmaya calisirken. Hakime Hanim'in birazdan bizi alacagini soyluyor avukat. Avukat, sen, ben, sessizlik. Salona giriyoruz. Metnin onunde tek basimayim, davali taraf. Sen ve avukatin davaci taraf. Karsimdasiniz. Hakime Hanim da sag caprazimda. Dava metnini okuyor, gozlerim dolu dolu, konusmakta zorluk cekiyorum. Sen ise agliyorsun. Benden daha iyi oldugun bir konu. O an butun bunlara ne gerek vardi diye dusunuyorum. Kendimi aglamamak icin o kadar sikiyorum ki, Hakime Hanim'in sorusunu anlamiyorum. Tekrar ediyor, adimi soyadimi, adresimi soyledim sanirim. Hatirlamiyorum. Protokol, protokol, cumleler, cumleler. Evet bosanmayi onayliyorum dedim sanirim. O an bende yok, tek dusundugum, aglamamaliyim. Ve aglamiyorum da. Kendimi bu kadar guclu bilmezdim. Degilim de...


Bitti mi ? Sen hala agliyorsun, gozlerin kirmizi. Avukat, halimizden anlamis olacak, belki ilerde ikiniz icin de durum farkli olur, belki daha guclu bir sekilde tekrar bir araya gelirsiniz diyor. Boyle durumda olan bir cok muvekkilim var. Guluyoruz ikimiz de. Baska bir bulusma yok, bir daha bir araya gelme yok. Sonsuza kadar yollarimizin ayrilmasi demek bu. Ikimiz de farkindayiz sanirim bu durumun, cunku o gulumseme, bu gulumseme. Avukat bizi basbasa birakiyor. Asansore biniyoruz... Son kez, tum benligimizle sariliyoruz. O asansor kata gelmesin istiyorum. Sarilmamiz bitmiyor... Ne sen, ne de ben ayrilmak icin bir harekette bulunmuyoruz, ikimiz de simsiki, sadece sariliyoruz. Asansor kata geliyor ve birileri binecek, ayrilip iniyoruz. Her yer kar ama hava gunes acmis. Bildigin bahar fakat bembeyaz. Anlam veremiyorum, sanki farkli bir alemdeyiz. Babanin burada oldugunu soyluyorsun. Bir cafede oturmus, camdan bize el salliyor. Yanina gidiyoruz. Acsin ama yemek yemek istemiyorsun. Sana zorla yemek yediriyorum. Ben yemezsem yemeyecegini soyluyorsun. Ama bilmiyorsun ki bogazimdan gecmez o an yemek. Tamam o zaman bir tane tostu paylasalim diyorum. Kabul ediyorsun. Bir zamanlar hayati paylasmis oldugumuz gercegi aklimdan geciyor, o kadar uzak geliyor ki bu bir zamanlar. Sen o an yemek ye diye ben icimde bir kere daha kiriliyorum. Tost geliyor, acikmissin. Yiyorsun ve benim neden yemedigim konusunda sikayet ediyorsun. Baban bir seyler anlatiyor ama duymuyorum. Sadece kahve iciyorum. Tostunu bitirdiginde, beni birakmayi teklif ediyorsunuz. Sence bu kadar agir seyleri kaldirabilir miyim? Taksiye binecegimi soyluyorum, yarim tostu peceteye sarip, yiyecegim konusunda benden soz aliyorsun. Sana verdigim ve tutmadigim tek sozum bu. Itiraf ediyorum. Arabaya binip uzaklasiyorsun, arkandan sadece bakiyorum, gozlerim dolu, ayaklarim islak, ruhum paramparca...


11 yil 4 ay 24 gun. 17.10.2010 - 11.03.2022. Sarkida diyor ya, guzel Allah'im, nasil bir kader yazdin, tadi damagimda kaldi. Guzel Allah'im, icimi isitan kadin, sanki senin aynandi. Bir omur yeter bana bu armagan, olsem de gam yemem artik. Tesekkur ederim boyle bir armagan icin. Butun guzellikleriyle icimde yasayacak. Her ne kadar ofke duysam da...



16 Mart 2022


Berlin'deyiz ikimiz de. Lily artik benimle birlikte. Arabayi senden devraldim. Taksitlerini ben sana odeyecegim, araba hala senin uzerine, cok da sorun degil. Bu aralar babam bana her ulasamadiginda seni ariyor. En sonunda kizdim, benden haberin olmadigini soyledim. Gunlerim genelde uyuyarak geciyor. Cok fena hasta olmustum. Covid testim de ilk defa pozitif cikti. Bu covid denen sacmaliktan, ilk zamanlar cok korkuyordum. Alerjidan dolayi kronik astimim var ve sanki beni cok etkileyecekmis gibi bir dusunce vardi kafamda. Hicbir sey degilmis, tamamen korku yayma politikasi... Senin derdin bu zamanlarda genelde araba kredisinden kurtulmak, vodafone internetinden kurtulmak vs. Genelde maddi sebeplerle benimle iletisim kuruyorsun. Ya da evi temizleyecek robot supurgeyi calistirmam icin yaziyorsun. 



22 Mart 2022


Sanirim duygusal zamanlarin. Bana "Cunku ayrilik da sevdaya dahil" diye bir mesaj gonderdin. Attila Ilhan bu salakca ayriligimizi gorseydi, bu siiri yazdigina lanet eder miydi acaba ? Evet, cunku ayrilik da sevdaya dahil. Ben Attila Ilhan gibi bir adam degilim, daha kirilganim, Orhan Veli gibi, cunku; "Bakakalirim giden geminin ardindan; atamam kendimi denize, dunya guzel! Serde erkeklik var, aglayamam." Bir siir sozu daha atiyorsun bana, ama sen de biliyorsun, sozumuz vardi, "kizimiz olacakti."...


24 Mart 2022


Hicbir sey olmamis gibi, immoscoutla ilgili bir seyler soruyorsun. Covid olmustun, nasil oldugunu soruyorum, daha iyi oldugunu soyluyorsun. Lily'i grunewalde goturmeye niyetim oldugundan bahsediyorum, sana cok yakin. Seni de almayi teklif ediyorum. Arkadasina kahvaltiya gitmissin. :) 


30 Mart 2022


Gerekceli karar yazildi. Karar adrese ulastiginda, resmi olarak bosanmis oluyoruz. 


31 Mart 2022


Lily'i gormeye gelmek istiyorsun. Bilmiyorsun ki, senin yasadigin yerden benim yasadigim yere gelmek asagi yukari 1 saat :) Bana yazdigin saat ise 20:00. 


02 Nisan 2022


Yine Lily'i gorme talebiyle geliyorsun bana. Adresime gelmek istiyorsun, sebebini anlamiyordum o zamanlar, sonra ogrendim, gece hayatinin icine tasinmisim ya sana gore, sanirim onu kontrol etmek derdin. Ama evime gelmeni istemiyorum, bu evde seninle ilgili hatira olsun istemiyorum. Bir cafede bulusmayi teklif ediyorum. Fschain'da bir cafede bulusuyoruz ertesi gun. Lily, sen, ben. Eski gunlerdeki gibi. Etrafa nasil bir isik saciyoruz beraberken bilmiyorum, ama bizi goren herkes gulumsuyor ve hayranlikla bakiyor bize. Hatirlar misin bilmiyorum, universite zamanlarimizda da, diger zamanlarda da insanlar imrenirdi birbirimize bakisimiza, hatta bosanma arefesinde, seni eve birakirken taksici bile ne kadar tatli bir cift oldugumuzu soylemisti sonrasinda. Hic unutmuyorum, bir gun otobusle bir yere gidiyoruz, tam inmeye yakin bir cocuk gelip; "kardesim sakin beni yanlis anlama, cok yakisiyorsunuz, cok imrendim size" demisti. Sanirim ask boyle bir sey... O gun cafedekiler de bize bakip mutlu oluyorlar ve gulumsuyorlar. Halbuki icimde firtinalar kopuyor, demek ki cok guzel mutlu rolu yapabiliyorum, ya da umursamaz rolu. Gozler yalan soyleyemiyor ne yazik ki...


Araba icin ilk taksidi oduyorum sana, Lily Hanim'in vergi zamani gelmis. Bana soruyorsun, ben odeyecegimi soyluyorum. Sen de halledecegini soyluyorsun. Ikimiz de Lily hanim vergi yazmisiz, gulusuyoruz karsilikli. Hala ayni seyleri yapiyor olmak... Kaderin cilvesi mi ?  Ilk sefer 110 euro gelmisti, simdi 30 eur gelmis. Sasiriyorum. Belki cok uslu oldugu icin bu yil az gelmistir diyorsun en sevecen halinle, ben de uslu mu durmus, bir de bana sor diyorum gulumseyerek. Yaramaz mi diyorsun, olmasi gerektigi kadar diye cevap veriyorum. :)


8 Nisan 2022


Yine duygusal bir anin, duygusal bir seyler yazip sonrasinda siliyorsun. Toplantidaydim yazdiginda ve her ne kadar yogun olsam da, ilk anda okudum. Cevap veriyorum. 


10 Nisan 2022


Bir seye ihtiyacin olup olmadigini soruyorum. Kardesin gelmis ziyarete. Evliyken, o geldiginde goturecegimiz yerler hakkinda sakalar yapiyorduk. Onu soka ugratmak icin belirledigimiz bir kac nokta vardi. Arabistan-Turkiye karisimi bir kac spot. Oralara goturmeyi unutma diye takiliyorum. Gulusuyoruz. 


26 Nisan 2022


Biraz uzaklasmak, seni hatiralarimda guzel yasatmak, kafa dagitmak ve son 4 aydaki sacmaliklardan kurtulmak icin Kos'a bilet aldim. Lily'i sana birakabilecegimi soyluyorum. Abinin coooook sevdigi karisinin dogumu varmis Mayis sonu. Ama bir sekilde hallediyoruz. Lily sende kalacak. 


28 Nisan 2022


Turkiye'ye bilet aldim ani bir kararla.Uygun fiyatli oldugunu gordugum icin. Iyi ki almisim bilet, sonra bir daha gidemedim. Lily'i alip alamayacagini soruyorum. Lily benimle geliyor. :) Evden calisacagim, yani izin yok. Turkiye seyahatinin nasil gectigi konusunda cok da emin degilim...


3 Mayis 2022


Dolandirilma ihtimaliyle karsi karsiyasin, bana soruyorsun. Uyariyorum seni. Bir zamanlar boyle seyleri, guvenle sordugun ve verdigi cevaba guvendigin bir sevgilin vardi :) Sikisik oldugunu soyleyip, arabanin taksidini istiyorsun, ikiletmeden gonderiyorum. Zalando indirimimi bitirmissin, bunu bana haber veriyorsun. Alisveris bagimliligi olusmus. Ne guzel, ben tasarruf etmeye calismaktan bir sey alamiyorum. Tum iyi niyetimle sikisiksin sanirim, bir seye ihtiyacin var mi diyorum? Olmadigini soyluyorsun. 


11 Mayis 2022


Sana yemek ismarlamayi teklif ediyorum. Sushici ve cok guzel bir mekan. Sushiyi cok sevdigini biliyorum, guzel bir mekanda yedigin sushinin de ne kadar hosuna gittigini. 13 Mayis'a rezervasyon yaptiriyorum. Bir de mutluyum, hani sanki bir sey olacakmis gibi bu gorusmede, umutluyum. :) Arkadaslara soyluyorum seninle yemege cikacagimizi, oo hadi bakalim diye seviniyorlar. Artik ne olacaksa... Sanirim uzun zaman sonra mutlu hisettigim tek gun olabilir. Ve bundan sonrasinda da tek mutlu hisettigim gun olarak kalacak, henuz bunun farkinda degilim tabi. 


 

13 Mayis 2022


Isten cikarildigimi ogreniyorum. Sebebi ekonomik gerekceler ve performans dusuklugu. Kulliyen sacmalik ve yalan, cunku oncesinde bir kac kere aptal takim liderime eyvallah etmememin bir nevi cezasi. Salakliga tahammulum yok, ozellikle bu seninle yasadigimiz surecten sonra insanlara tahammulum iyice azalmisti zaten. Kopruyu gecene kadardan ziyade, dogrudan kopruyu yikiyorum. Dogru mu yanlis mi bilmiyorum. Gayet sakin karsiliyorum bu kararini aptal takim liderimin. Takimin bile haberi yok, kendisi calmis kendisi soylemis. Herkes sok oluyor bu karara. Benim verdigimi dusunup, beni vazgecirmeye calisiyorlar. Takim liderimin karari oldugunu soyluyorum. Uzuluyorlar. Keske haberimiz olsaydi, konusurduk ve vazgecirirdik onu, sen cok iyi calisiyordun diyorlar. Bu guzel bir sey, demek ki kisa surede guzel iliskiler kurabilmisim. Yaptigim is konusunda cok da tatmin oldugum soylenemezdi, ve fakat ben kendim ayrilir miydim, muhtemelen ayrilmazdim. Benim icin iyi mi olacak, kotu mu olacak bilmiyorum. Aksaminda seninle yemegimiz var. Moralim cok bozuk. Aksam seni tren istasyonundan aliyorum. Bu durumu ilk sana soyluyorum. Tepki yok. Cok soguksun. Bulursun ya yeni is diyorsun. Derdin yine araba vs. Bir sure taksitleri odeyemeyecegimi soyluyorum, ne kadarini odeyebilecegimi soruyorsun, aldigin cevap karsisinda da cok tatmin olmadigin icin satisa koymam konusunda beni telkin ediyorsun :) Gozumde bu kadar dusmen... Yemek yiyoruz, cok begeniyorsun gittigimiz mekani ve sushiyi, bir suru fotograf, gulup egleniyoruz. Hesabi oduyorum ve biraz yuruyoruz, bir cafeye oturuyoruz. Kahve alip sohbete devam ederken, zor oldugundan ama idare ettigimizden bahsediyoruz. Ama ozlemiyorum desem yalan olur diyorum ve her yerde animiz oldugundan bahsediyorum. Aglamaya basliyorsun, her seyimiz beraberdi diyorsun. Sanki icinde 2 farkli insan var. Biri benim cok sevdigim, beni cok seven, onun icin her seyi yapmaya hazir oldugum, canimi bile hice sayabilecegim bir sen; ve digeri, bencil, cikarci, materyalist, kendinden baska kimseyi dusunmeyen bir sen... Sariliyorum; aglama, bir karar aldin, bu karar belki dogru belki yanlis ancak gecmiste kaldi diyorum. Sonrasinda ayriliyoruz... Hicbir sey olmadi :)


15 Mayis 2022


Derdin araba... Arabayi satisa koyip koymadigimi soruyorsun...


1 Haziran 2022


Kotuyum, hayattan pek keyif alamiyorum. Issizim. Henuz bir gelisme yok. Benimle iletisim kurmanin tek sebebi arabanin akibetini sormak. Issizligim, maddi durumum, psikolojim vs. umrunda degil pek. 


14 Haziran 2022


Sanirim ilk defa maddi bir gerekceyle bana yazmadin. Is durumlarini merak etmissin. Hala bir gelisme yok.


21 Haziran 2022


Arabayi satmaya calisma islemleri devam ediyor. Ikimize dair uzun zaman sonra ilk defa senden bir cumle duyuyorum. Belki bilerek, belki bilmeden kurdun bu cumleyi ama beni gulumsetmisti okudugumda. "Vay be 'arabamiza' hakettigi degeri gosteren birileri" :) 


2 Temmuz 2022


Tamamen arabayla ilgili konusmalar, onlar aradi mi, bunlar teklif verdi mi ? Fiyati mi dusursek vs. vs...


3 Temmuz 2022


"Iyi ki dogdun ilk askim :) nice mutlu, huzurlu, saglikli, harika bir yil diliyorum. Umarim bugun harika gecer."  


O kadar yapay, o kadar ozensiz ve zoraki yazilmis bir mesaj ki. Ilk cumle icin cok dusundun mu...?


14 Temmuz 2022


Arabanin sigortasinin krediye dahil oldugunu zannediyorsun. Iste hep kendi tarafindan bakmanin zararlari. O sigortayi ben odemistim 1200 Eur, cash on the table :)  Arabayi getirmemi istiyorsun ve yeni kilit almissin falan bir seyler. Cok da sallamiyorum. Degismesi gerekiyormus. Hallederiz diyorum. 


17 Temmuz 2022


Arabayi sana getirdim. Kapinin kilidini degistirdim. Posta kutunun kilidini degistirdim. Butun sikintilar cozuldu. Fakat kapinin kilidini tutan vida yamuk, pazar gunu oldugu icin vida bulmamiz olasi degil. Kilit kapiyi tutar ama en kisa zamanda vida almani soyluyorum. Bir arkadasin, kilidi degistirmeye calismis ve kapiyi zorlamis. Biraz da asindirmis. Benim yaptigimi ima ediyorsun. BASKALARINI BANA KARSI KORUMA HUYUN DEVAM EDIYOR. Sinirleniyorum...


24 Temmuz 2022


Iyice koptuk. Konusmalarimiz cok sacma. Genelde para uzerine. Sikildim artik para mevzularindan. Ceza yemisim. Onu gonderiyorsun, biraz azarliyorsun falan. 55 Eur. Issizim, param yok. Senin odemeni, benim sana param oldugunda gonderecegimi soyluyorum. 55 EUR ! 55... Bir ton tavir :) 


8 Agustos 2022


Aracin sigortasi bitmis, bir mektup gelmis. Benim adima oldugu icin bana atiyorsun. Daha mektubu okumadan anliyorum ne icin oldugunu. Ayrica 55 Euro'yu istiyorsun. Hic param yok. Istanbul'da dugunden kalan altinlari soruyorum, nasil paylasalim diye. Cevap yok :) 


17 Agustos 2022


Bir suredir, miles ile esya tasima isi yapiyorum. 3-5 cep harciligi cikiyor. Bu calismalardan birinde ve sixt'ten ceza yemisim taa Mayis'ta. Ikisinden de haberim var, ama odeyecek param yok. Yine azarliyorsun beni. Vay be, iyi dayanmisim. Formaliteden basvurular nasil gidiyor diyorsun, henuz hicbir gelisme yok. 


18 Agustos 2022


Uzunca bir sitem mesaji yaziyorum, net ve kararli. Beni suclamalarinla ve azarlamalarinla ilgili. 55 Eur parani gonderdim, cezalari odedim. Bir sekilde ayarladim arkadaslardan, borc harc. En sonunda yine altinlardan bahsediyorum. Cevap yok :) 



15 Eylul 2022


2 duble raki, Muzeyyen Senar... Kutlu olsun, bir daha hic kutlu olmayacak o gun. Sen mi? Kombinin basinci dusmus, nasil artiriyorduk diye soruyorsun...


1 Ekim 2022


Sonrasindaki konusmalarimiz o kadar moral bozucu ki. Sifir duygu, sifir iletisim. Lily'nin vergisi gelmis. Bana gonderiyorsun. 30 EUR ! Ve benim issiz oldugumu biliyorsun. 30 EURO !!! Tamam ben oderim diyorum. Haberin yok ama eski is yerimde tekrar basladim. Kendimi cok kotu hissediyorum. Sanki hayatim tepetaklak, ne kadar ileri adim atsam da her seferinde 2 adim geri geliyor gibi hissediyorum. Mental sagligim pek yerinde degil. 


4 Ekim 2022


Benim halimi hatrimi sormamani anlayabiliyorum da Lily'i hic sormuyor olman, merak etmiyor olman... Anlasilir degil. Guyya cok seviyordun ?? Senin sevgin bu kadar mi ? 



5 Ekim 2022


Anksiyeten varmis ve bazi durumlar tetikliyormus. Bahane hakkaten sende got gibi. Istediginde hemen buluyorsun. 



Let somebody go, bu sarki birbirimize gelecekmis... 

https://www.youtube.com/watch?v=CWCMGIG1Y54&ab_channel=Coldplay


"sonra aramiza sehirler girecek, hic karsilasmayacagiz.

tesadufler bile bir araya getiremeyecek. 

sonra belki birimiz olecegiz,

digerimiz hic bilmeyecek..."



Bitti mi ? Sanirim evet...


Can




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder